Serkan Sorguç

Size Özel Seanslarla Kendinizi Keşfedin…


Yorum bırakın

Meditasyon hakkında merak edilenler…

meditasyon1bBu yazımda size meditasyonun ne olduğunu ve kısaca nasıl yapıldığını anlatmak istiyorum.

Evrenin sonsuzluğunda bizler sadece küçücük molekülleriz. Her birimiz, sağlık, esenlik, barış, uyum, bilgi, denge gibi unsurların bir araya gelerek mutlu ve huzurlu yaşayacağımız seviyeye ulaşmaya çabalarız.  Her bir insan bu seviyeye gelebilmek için çok çaba sarf eder. Sizce aranılan gayret edilen ve ulaşılmak istenen bu hedefe ulaşabilmek gerçekten de mümkün mü?

Evet, Evrenin çalışma sistemini, kişinin bu evrendeki yerini ve insanın evrenin enerjisinden nasıl faydalanabileceğini öğrendiğinde mümkündür.

Evrenin güçlü ve dengede tutan enerjisi, evrenin her yerinde kendini gösterir.   Evrenin enerjisi, moleküller, ,insanlar, dünya üzerinde yaşayan tüm canlılar, diğer gezegenler, yıldız sistemleri, kısaca evrenin içinde yer alan herşeyi bir arada tutan kuvvetli bir enerji bağıdır. Bu enerji tüm evrenin ahenk içinde olmasını sağlar. Evrenin enerjisi yaşamın kaynağıdır.

Bu enerjinin bizim ile ilgili boyutunda, hayatımızı anlamaya ve bilincimizi, farkındalığımızı arttırmaya yarayan çok önemli bir araç olduğunu söyleyebiliriz. Evrenin enerjisi, insanın tüm hareketlerinin, fonksiyonlarının temelini oluşturmaktadır.

İnsanlar evrenin enerjisinin bir bölümünü, sessizlik içinde uyudukları derin uyku modunda alırlar. Derin uykuda, evrenden almış olduğumuz bu enerjiyi, beynimizin konuşma, duyma, hissetme, görme, düşünme gibi günlük aktivitelerinde kullanırız.  Genelde uykuda kısıtlı olarak Okumaya devam et


Yorum bırakın

Nefes Teknikleri

nefesÇoğumuz günlük hayatın koşuşturmacası sırasında ve şu anda bu yazıyı okurken, göğüs kafesimizden ve muhtemelen ağzımızdan nefes alıyoruz. Çok sık aralıklarla göğsümüze çektiğimiz nefes, heyecan, panik veya stres içeren olayları size doğru çekmeye başlamış olacaktır.

Eğer bir bebeği uyurken seyrederseniz, nefesini göğüsünden değil karnından aldığını rahatlıkla görebilirsiniz. Aslında biz yetişkinlerin de alması gereken nefesin doğru yöntemi diyaframdan alınan nefestir.

Farkındalıklar arttıkça meditasyon, plates, yoga, reiki öğretileri geliştikçe, bir çok yeni nefes teknikleri ortaya çıkmaktadır. Doğru nefes alıp verme insanın hem organları hem de ruh dünyası, başka bir değişle bilinçaltı için çok önemlidir.

  1. Unutmayın bu nefes egzersizinde hep burundan nefes alacaksınız. İnsan gergin, sinirli yada heyecanlı olduğu zaman hemen ağzından sıklıkla nefes alıp vermeye başlar ancak araştırma sonuçları göstermiştir ki burundan alınan nefes sayesinden hem Okumaya devam et


Yorum bırakın

7. Çakra – Tepe Çakrası

tepe çakrasıRengi beyaz ve mordur. Yeri başıntepe noktasında ve yukarı doğrudur. Epifiz bezini kontrol eder. Tüm vücut sistemlerini ve diğer tüm çakraları dengeler. Bu çakranın anlatılması çok güçtür. İçinde bir çok anlam ve özellik taşır. İnsanın evrene açılan kapısı olarak da değerlendirilir. Tüm çakraların başlama kaynağıdır. İlahi yaradan ile bağlantı kurma çakrası olarak da tanımlanabilir.

Bu çakra az çalışıyor ise: kişide mutluk duygusu son derece azdır.  Halsizlik, bezginlik, keyif alamama az çalışmasına işarettir.

Bu çakra fazla çalışıyorsa: kişide migren ağrısı görülme potansiyeli vardır. Devamlı hayal kırıklığı yaşamak, karşısındakine aşırı mesafeli olmak, depresyon belirtileri de aşırı çalışmada görülebilir.

Bu çakra dengede ise: kişi  kendi ile barışık, evrenin enerjisinin farkında olan ve bu enerjiyi kendi için iyi kullanan, yaşam ve sonrası bilincinde olan özellikler taşır.

http://www.kuantumdaben.com


Yorum bırakın

6. Çakra – Üçüncü Göz Çakrası

üçüncü gözİki kaşın ortasında yer alır. Rengi çivit mavisidir. Elementi yoktur. Beyin, sinüsler ve epifizi kontrol eder. Duygusal olarak sezgi ve rüyalar üçüncü göz çakrası ile alakalıdır.

Kişinin bireysel varlığı ile 7. Çakra arasında köprü vaziyeti görmektedir. Beyinde bulunan epifiz bezi ile direk alakalıdır. Epifiz bezi gözleri ve görme duyusunu kontrol eder. Bilgelik, algı ve sezgi, üçüncü göz çakrasın işlevlerindendir.

Bu çakra az çalışıyor ise: kişi ego ile üst benliğin farkını ayırt edemez. Başkalarının hislerine aşırı duyarlılık, çekingenlik, disiplinsiz olma duygusu ve başarıdan korkma hissi bu çakranın az çalışmasından kaynaklanabilir. Kabuslar, odaklanma zorluğu az çalışmasına işaret eder.

Bu çakra fazla çalışıyor ise: yüksek ego, aşırı otoriterlik, herşeyi ben bilirim tavrı ortaya çıkar. Aşırı şüphecilik ve aşırı hayal kurma fazla çalışmasında ortaya çıkar.

Bu çakra dengede ise:  kişinin iradesi güçlüdür. Sezgileri çok kuvvetlidir. Kendine güveni tamdır.

http://www.kuantumdaben.com


Yorum bırakın

5. Çakra – Boğaz Çakrası

boğaz çakrasıYeri boğaz çukurunun tam karşısına denk gelen omurganın olduğu yerdedir. Tiroid bezleri, boğaz, ağız, dişleri, diş etleri, sindirim borusu, nefes borusu, çene, kulak ve boyun omurunu kontrol eder.

İletişim kurma, kendini ifade edebilme, anlama yeteneği, irade, inanç, tat almak bu çakraya bağlıdır.

Elementi eterdir. Rengi mavidir.

Boğaz çakrası bir anlamda bedensel ve ruhsal gelişim arasında dengeyi sağlamaktadır. Aynı zamanda kişinin kendini ifade ettiği iletişim merkezidir. İnsanın iç ve dış dünyadaki iletişimi boğaz çakrası tarafından sağlanır. Üst enerji seviyeleri ile alakalı olan 6. Ve 7. Çakralar ile kalp ve diğer çakralar arasında geçit görevi görmektedir.

Bu çakrada iyi ve kötü ayrımı yoktur. Yaşanan herşey bir deneyimdir kavramı ağır basmaktadır.

İnsanın iç sesini dinlemesi ve kendini doğru ifade edebilmesi bu çakranın iyi çalışması ile mümkündür.

Bu çakra az çalışıyor ise: saman altından su yürüten, güvenilmez, zayıf karakterli, ürkek bir yapı sergiler. Boğaz hastalıkları, ağız ve dişeti sorunları az çalışma ile alakalı olabilmektedir. Konuşma korkusu, sessiz kalma isteği ve sır tutamama özellikleri az çalışma ile ilişkilendirilebilir.

Bu çakra fazla çalışıyor ise: kişi sazı eline alıp bırakmayan, sürekli kendisi konuşarak başkalarına ifade hakkı vermeyen, kendini Okumaya devam et


Yorum bırakın

4.Çakra – Kalp Çakrası

kalp çakrasıYeri kalbin hemen arkasındaki omurgadadır timüs bezine çok yakındır. Rengi yeşil veya pembedir.

Elementi havadır. Dokunma duygusunu yönetir. Kalp, akciğer, timüs bezi, kan dolaşım merkezi, kollar ve diyafram etki alanındadır. Vücuttaki en güçlü çakradır.

Sevgi, güven, umut, sıcaklık, sevecenlik, bağışlama, kin, öfke, ihtiras, keder gibi duyguları yönetir.

Bu çakra gerçek mutluluk ve sevginin merkezidir. Kalp, tanrının var olduğu yer olarak bilindiğinden, ezoterik anlamda 4. Çakra, gökyüzü ve yeryüzünün buluştuğu nokta olarak da bilinir.

Kalp çakrasının enerjisi çok yüksektir ve açık olduğunda başka insanları bile şifalandırma gücüne sahiptir. Yeşil renk şifalandırma ve uyumu, pembe renk ise ilahi sevgiyi yansıtır.

Duyguların yer aldığı bölgede olmasından ötürü kalp çakrası dengede olan kişiler, edebiyat,  sanat, bilim gibi üretkenlik isteyen dallarda yaratıcılıkları üretme isteği yüksek seviyededir.

Bu çakra az çalışıyor ise: Üzülmekten korkan, kendine sürekli acıyan, paranoyaklık hisleri olan, kararsız, ilişkilerinde reddedilmekten korkan bir yapı sergiler. Yalnızlık, asosyallik, kendini sürekli kurban olarak görme duyguları da yaşanabilir. Astım, bronşit, kalp ve göğüs hastalıkları, sırt sorunları, yüksek tansiyon olarak belirtiler verebilir.

Bu çakra fazla çalışıyorsa: Kişi yaptığı her şeyi fedakarlık olarak değerlendiren, panik, öfkeli, abartan, çok talepkar olan duyguları sergileyebilir.

Bu çakra dengede ise: kişide hisleri ile hareket eden, optimist, sevdiklerine karşı verici, şefkatli, korkularından arınmış ve adaletli bir yapı görülmektedir.

http://www.kuantumdaben.com


Yorum bırakın

3. Çakra – Solar Plexus

solar pleksusMide bölgesinde, göbek deliği ile göğüs kafesi arasında yer alır. 3.çakra bedenin enerji merkezidir. Karın bölgesi, sindirim sistemi, karaciğer, dalak, pankreas ve böbrek bu çakranın etki alanındadır. Görme duyusunu da kontrol eder.  Manevi yaşam ve farkındalığın genişlemesi solar plexus çakra ile başlar. Rengi güneş sarısıdır. Elementi Ateştir.

Hayatta insanın yediği kazıkların depolandığı bölge de 3. çakranın etrafıdır. Hazımsızlıklar, mide yanmaları reflü, gaz sancıları gibi rahatsızlıklar Solar Plexus den kaynaklanır. Manevi yaşam ve farkındalığın genişlemesi 3. çakra ile başlar. Aynı zamanda bedenin dinamizminin ve hareketinin merkezidir.  Bu çakra mücevherlerle dolu çakra da denir çünkü burası ateşin merkezidir. Solar plexus çakrası güçlü olan kişinin eylemleri ve alışkanlıkları üzerinde de denetimi güçlü olduğu söylenir. Bu çakradaki güçlü ateşin tüm eski alışkanlıkları ve davranışları yakıp kül ederek arınmayı sağladığı eski yazıtlarda ifade edilmektedir.

Solar Plexus az çalışıyorsa: Kişi, başkalarının kendi hakkında ne düşündüğü ile aşırı ilgilenen, fikirleri bulanık güvensiz ve depresif bir tavır sergilenebilir. Hazım ile ilgili rahatsızlıkları vardır. Yanlızlıktan korkmak, kıskanç olmak, reddedlime korkusuna sahip olmak  çok şüpheci olmak da bu çakranın az çalıştığını gösterir.

Solar Plexus fazla çalışıyorsa: Kişi başkasının yönetmesine veya otoritesine tahammülü olmayan, aşırı çalışmaya düşkün, mükemmeliyetçi,  ezici, ilişkilerinden devamlı şikayet eden özellikler gösterebilir.

Solar Plexus dengede ise: Kişi neşeli, dışa dönük, kendine saygılı, zeki, becerikli, huzurlu yapıdadır.  İlişkilerinde rahat, hayalgücüne önem veren, sorumluluk duygusu olan ve sevdiğini rahatlıkla söyleyebilen bir yapıya sahip olur.

http://www.kuantumdaben.com


Yorum bırakın

2. Çakra – Sacral Çakra

2 çakraİkinci çakranın bir diğer adı da sakral çakradır. Kuyruk sokumu kemiği anlamına gelen sacrum kelimesinden türetilmiştir. Anlaşılacağı gibi tam kuyruk sokumu kemiğinde, cinsel organlar ile kuyruk sokumu arasında kalan bölgededir. Rengi turuncudur. Elementi “Su” dur.

Fiziksel etki alanı, cinsel organlar, pelvis, idrar yolları, apandisit ve kalın bağırsaktır. Cinsellik, zevk alma, yaratıcılık, arzu, duygusal gereksinimler, bağımlılık hisleri, ilişkiler bu çakra ile alakalıdır.

Sakral çakra Hint felsefesinde bilinçaltı ve bilinçdışı aklın zihinsel izlenimlerinin kaydolduğu veri bankası, bilgi deposu olarak da kabul edilir. Bu depo, beynin daha önceki tecrübeleri değerlendirerek şu an kişinin nasıl davranacağının yada nasıl nasıl hareket edeceğinin gerektiğinin değerlendirildiği yerlerden biridir.

Sakral çakra ağırlıklı olarak cinselliğin merkezi olsa da , duygusal ve fiziksel şeylerden haz duymak, hissetmek yada duyu organları yoluyla zevk almak konularını da yönetir.

Para kazanamama, cinsel konulardaki rahatsızlıklar, hayattan veya partnerinizden eski keyfi alamama, cinsel isteksizlik yada performans azlığının merkezi sakral çakradır. Pelvis bölgesindeki sorunlar, idrar yolları sorunları, kısırlık, cinsel organın işlevini yerine getirememesi, idrar yollarındaki sorunlar çoğu zaman, bu çakranın dengesiz olduğuna işaret eder.

Sakral çakra az çalışıyorsa: Aşırı çekingenlik, hassaslık, utangaçlık, hislerini saklama, değersizlik hissi, para ve güç kazanmakta  Okumaya devam et


Yorum bırakın

1. Çakra – Kök Çakrası (Root Chakra)

kök çakra1. çakra olan kök çakrası adından da anlaşılacağı gibi insanın bireysel varlığının köküdür. Bu çakra vücudun dünya ile bağlantı yeri olduğundan dünya ile beden arasındaki enerji akışı bu çakradan sağlanır. Kısacası Evrenden aldığınız enerjilerin topraklamasını sağlar. Kuyruk sokumu ile cinsel organların arasında yer almaktadır. Rengi Kırmızıdır. Hint felsefesine göre Kundalini yani Ateş Yılanının uyuduğu yer olarak da adlandırılır. Elementi topraktır. Toprak ana ile iletişimi sağlar. Yaşamla olan bağlantı, barınma, güven hissi, sağlık bu çakra ile alakalıdır. Böbrek üstü bezlerini ve Adrenalin hormonunu yönetir.

Kök çakrası az çalıştığında: Hedeflerine ulaşamama hissi, güvensizlik duygusu, hayatta yaşama isteğinin azalması gibi duygular yaşanabilinir. Fazla kilo alma, birden sinirlenme bu çakranın az çalıştığının sinyallerini verir.  Cinsel anlamda kendisine karşı ilgisizlik, terkedilme korkusu, sevgilisine layık olmama duygusu verir.  Böbrekler ve yumurtalıklarda problemler yaşatabilir.

Kök çakrası fazla çalıştığında: Aç gözlülük, egoizm, aşırı kontrol tutkusu hislerini verebilir. Cinsel anlamda aşırı cinsellik isteği olan ve seçici olmayan bir dürtü verir.

Kök çakrası denge de ise; topraklama tam olarak yapılır yeni enerji ve bilgiler kolaylıkla tazelenir, sıhhat yerinde olur, eli açıklık hissi gelir.  Hayat enerjisi yükselir. Cinsellikte tam olarak karşısındakini hissedebilmek, sevecenlik ve insanın kendine tam olarak güvenme duygusu hissedilir.