Hayatımızı düzene sokabilmek için, ilerlemek, başarılı olmak, güçlü olmak için kendimize devamlı yol çizeriz. Tavsiyeler alırız, bize benzeyen kişiler neler yapmış, onları yapmaya çalışırız. Kişisel gelişim ve spiritüel konulara merak salarız. Her birini tek tek deneriz. Yapılan çalışmalar, gidilen seminerler okunan kitaplar hep aslında aynı şeyi anlatır. Kendine güven, kendini değerli hisset, iste, düşün, dile, olsun. Her insan birbirinden farklıdır. Kimi önündeki kapıları çok süratle açar ve değişimi, güçlenmesi ve tekamülü çok hızlı olur, kimi insan da ne yapsa çamurda patinaj yapan araba gibi yerinde sayar ve hatta daha da çamura gömülür.
Bu noktada gömülmeye sebep olan unsurları dikkatli incelemek ve üzerinde derin derin düşünmek gerekir. Patinajın en önemli sebeplerinden biri insanın korkuları ile yüzleşememesi, yüzleşmek istememesi veya gerçekten dışarıya şikayet etsede aslında böyle yaşamak en azından güvenli ve şimdilik yeterli olduğu için ilerlemek istememesi, risk almamasından kaynaklanır. Yıllar boyu o sorunlarla o korkularla yaşamaya alışmıştır Artık Yeter demeye ya cesareti yoktur yada bunu dediğinde önüne açılan kapıdan geçtiği an kendi ayaklarının üzerinde daha sağlam durması gerekmektedir. Çabalaması belkide çalışması gerekmektedir. Söylediği sözler farklı olsa da bilinçaltında mevcut yaşam koşulları ve bu şeklde yaşaması onun işine gelmektedir. Bu durumda, kendi etrafında çizmiş olduğu yaşam çerçevesinden çıkmak bir yana, o çerçevenin yakınında ve içinde olan tüm kişileri kontrol etmeye çalışır. Hayatını, yaşam şartlarını kendine göre iyileştirmenin en kolay yolu budur. Kendi kalıbını başalarına uydurmak. Etrafınaki insanlar buna bir süre tahammül gösterseler de bu durum onların yolunu bloke ettiğinden bir süre sonra rahatsızlıklar, tartışmalar kavgalar başlar. Yerinde durmayı tercih eden kişi, bu sefer iyice mutsuz olur ve kendi kendine söylenmeye ceza vermeye başlar. “Ben herşeyi yaptım bir sürü kişisel gelişim kitabı okudum, bir çok seans yaptım hiç bir işe yaramadı” der.
Aslında okuduğu her kitap, uyguladığı her yöntem onun hayatına değil kendisine yöneliktir. Bu yöntemler insanı güçlendirir, çakralarını dengeler ve enerji akışını açarak çekim gücünü arttırır. Bu sözü söyleyen kişi aslında güçlenmiştir ama mevcut koşullarında olmayı seçmiştir. Akış kişinin üzerine geldiğinde, kişi ağzından çıkan her söze ve düşüncelerine dikkat etmesi gerekir. Özellikle çakralarınız dengelenmiş ise, güçlü bir ruha sahipseniz, güç kontrol seviyorsanız baskın bir karakterseniz, bu çalışmaları yaptıktan sonra negatif düşünmeye son vermeniz gerekir. Çünkü neyi düşünürseniz o düşüncenin bir versiyonunu hayatınıza çağırırsınız. “Ben hep negatif düşünüyorum” demek bir tercihtir; tıpkı bundan sonra “hep pozitif düşüneceğim” demek de bir tercih olduğu gibi. Hayatınıza neyi çağırmak istediğiniz çok önemlidir. Yukarıda anlattığım insan örneğinde olduğu gibi, geleceğe güzelliğe adım atmasının bir çaba, bir emek, bir çalışma ve bolca cesaret olduğunu gördüğünde bu adımı atmak istemeyenler mevcut çerçevesinde kalır ve hep negatif düşünmeye devam eder. Unutmayın spiritüel konular, kişisel gelişim konuları, atalarımızdan ve geçmişten gelen kadim bilgiler sizi herşeyden koruyabilir ancak bir şeyden koruyamaz; Kendinizden Sizi Koruyamaz. İnsan en büyük zararı hep kendisine vermiştir. Bu sebele hep iyi ve pozitif düşünün ki bu güzellikleri hayatınıza davet edin. Sevgiyle Serkan Sorguç ŞifaChi
sifachi.com