Serkan Sorguç

Size Özel Seanslarla Kendinizi Keşfedin…


Yorum bırakın

7. Çakra – Tepe Çakrası

tepe çakrasıRengi beyaz ve mordur. Yeri başıntepe noktasında ve yukarı doğrudur. Epifiz bezini kontrol eder. Tüm vücut sistemlerini ve diğer tüm çakraları dengeler. Bu çakranın anlatılması çok güçtür. İçinde bir çok anlam ve özellik taşır. İnsanın evrene açılan kapısı olarak da değerlendirilir. Tüm çakraların başlama kaynağıdır. İlahi yaradan ile bağlantı kurma çakrası olarak da tanımlanabilir.

Bu çakra az çalışıyor ise: kişide mutluk duygusu son derece azdır.  Halsizlik, bezginlik, keyif alamama az çalışmasına işarettir.

Bu çakra fazla çalışıyorsa: kişide migren ağrısı görülme potansiyeli vardır. Devamlı hayal kırıklığı yaşamak, karşısındakine aşırı mesafeli olmak, depresyon belirtileri de aşırı çalışmada görülebilir.

Bu çakra dengede ise: kişi  kendi ile barışık, evrenin enerjisinin farkında olan ve bu enerjiyi kendi için iyi kullanan, yaşam ve sonrası bilincinde olan özellikler taşır.

http://www.kuantumdaben.com


Yorum bırakın

6. Çakra – Üçüncü Göz Çakrası

üçüncü gözİki kaşın ortasında yer alır. Rengi çivit mavisidir. Elementi yoktur. Beyin, sinüsler ve epifizi kontrol eder. Duygusal olarak sezgi ve rüyalar üçüncü göz çakrası ile alakalıdır.

Kişinin bireysel varlığı ile 7. Çakra arasında köprü vaziyeti görmektedir. Beyinde bulunan epifiz bezi ile direk alakalıdır. Epifiz bezi gözleri ve görme duyusunu kontrol eder. Bilgelik, algı ve sezgi, üçüncü göz çakrasın işlevlerindendir.

Bu çakra az çalışıyor ise: kişi ego ile üst benliğin farkını ayırt edemez. Başkalarının hislerine aşırı duyarlılık, çekingenlik, disiplinsiz olma duygusu ve başarıdan korkma hissi bu çakranın az çalışmasından kaynaklanabilir. Kabuslar, odaklanma zorluğu az çalışmasına işaret eder.

Bu çakra fazla çalışıyor ise: yüksek ego, aşırı otoriterlik, herşeyi ben bilirim tavrı ortaya çıkar. Aşırı şüphecilik ve aşırı hayal kurma fazla çalışmasında ortaya çıkar.

Bu çakra dengede ise:  kişinin iradesi güçlüdür. Sezgileri çok kuvvetlidir. Kendine güveni tamdır.

http://www.kuantumdaben.com


Yorum bırakın

4.Çakra – Kalp Çakrası

kalp çakrasıYeri kalbin hemen arkasındaki omurgadadır timüs bezine çok yakındır. Rengi yeşil veya pembedir.

Elementi havadır. Dokunma duygusunu yönetir. Kalp, akciğer, timüs bezi, kan dolaşım merkezi, kollar ve diyafram etki alanındadır. Vücuttaki en güçlü çakradır.

Sevgi, güven, umut, sıcaklık, sevecenlik, bağışlama, kin, öfke, ihtiras, keder gibi duyguları yönetir.

Bu çakra gerçek mutluluk ve sevginin merkezidir. Kalp, tanrının var olduğu yer olarak bilindiğinden, ezoterik anlamda 4. Çakra, gökyüzü ve yeryüzünün buluştuğu nokta olarak da bilinir.

Kalp çakrasının enerjisi çok yüksektir ve açık olduğunda başka insanları bile şifalandırma gücüne sahiptir. Yeşil renk şifalandırma ve uyumu, pembe renk ise ilahi sevgiyi yansıtır.

Duyguların yer aldığı bölgede olmasından ötürü kalp çakrası dengede olan kişiler, edebiyat,  sanat, bilim gibi üretkenlik isteyen dallarda yaratıcılıkları üretme isteği yüksek seviyededir.

Bu çakra az çalışıyor ise: Üzülmekten korkan, kendine sürekli acıyan, paranoyaklık hisleri olan, kararsız, ilişkilerinde reddedilmekten korkan bir yapı sergiler. Yalnızlık, asosyallik, kendini sürekli kurban olarak görme duyguları da yaşanabilir. Astım, bronşit, kalp ve göğüs hastalıkları, sırt sorunları, yüksek tansiyon olarak belirtiler verebilir.

Bu çakra fazla çalışıyorsa: Kişi yaptığı her şeyi fedakarlık olarak değerlendiren, panik, öfkeli, abartan, çok talepkar olan duyguları sergileyebilir.

Bu çakra dengede ise: kişide hisleri ile hareket eden, optimist, sevdiklerine karşı verici, şefkatli, korkularından arınmış ve adaletli bir yapı görülmektedir.

http://www.kuantumdaben.com


Yorum bırakın

Çakralar

çakralarÇakralar vücudun çeşitli noktalarında bulunan ve hayatınızı tam kapasite ile yaşamanızı sağlayan enerji merkezleridir. Çakralar sizin genel yaşam kalitenizi anlatan, sağlığınızla, duygusal yapınız, zihinsel kabiliyetiniz gibi unsurların birbirleri ile olan uyumuna ve dengesine  direk bağlantılıdır. Yedi ana çakra bulunmaktadır ve bunların her birinin insanın fiziksel ve duygusal hallerini etkileyen görevleri vardır. Bir başka deyişle çakralar vücudun duygusal, fiziksel ve ruhsal işlevleri yerine getirebilmek için ihtiyaç duyulan enerjilerin dağılımını sağlamaktadır.  Her bir çakranın kendine ait rengi ve frekansı bulunmaktadır. Çakralar birbirleri ile sürekli iletişim ve enerji alışverişi halindedirler. Bu sebeple çakraların biri veya birkaçında meydana gelebilecek bir tıkanıklık veya dengesizlik diğer çakraları da doğrudan etkileyecektir.

Çakra sisteminin ne işe yaradığının, nasıl çalıştığının farkındalığına varan kişi, hayatında bir takım engelleri daha kolay aşmaya adım atmış ve kendini keşfetmede önemli bir yol katetmiştir.

Çakraların bazıları tamamen veya kısmen tıkanabilmektedir. Günlük stresler, psikolojik baskılar, duygusal fiziksel, ruhsal zorlanmalar, negatif enerjiler ve daha bir çok neden çakraların tıkanabilmesinde etkin rol oynar.  Düzenli meditasyon çakraların açık ve harmoni içinde çalışmasında fayda sağlar.

Şimdi size 7 çakrayı tek tek tanıtacağım. Çakraların az veya çok çalışmasında insanlarda nasıl etkiler yarattığını kısaca anlatacağım.


Yorum bırakın

Beni Engelleyen Tüm Enerji Blokajlarını Azad Ediyorum…

duaTanıdığım veya tanımadığım insanlardan, bilerek veya bilmeyerek,  bana ve yakınımdaki en sevdiğim insanlara, nazar enerjisi, kıskançlık enerjisi, kötülük enerjisi, hasetlik enerjisi yollayarak, büyü, sihir, beddua yaparak veya yaptırtarak benim ve sevdiklerimin enerji alanına, aurasına giren herkesi kabule geçiyorum.  Bu insanları, yolladıkları, benim ve sevdiklerimin hayrına olmayan tüm enerjilerini, gözlerinden çıkan hasetlerini, kıskançlıklarını, kötü enerjilerini, büyülerini velhasıl;

Beni ve Sevdiklerimi Etkileyen Tüm Blokajları Azad Ediyorum.

Tüm bu enerjileri Evrene Serbest bırakıyorum ve koşulsuz şartsız Yüce Yaradan’a havale ediyorum.

Ben, Kendi Işığımı Dilediğimce ve Özgürce, İyilik ve Doğruluk Yolundan Şaşmadan, Kul Hakkı Yemeden, Kimsenin Etkisinde Kalmadan ve Sevdiklerimle Paylaşarak Yaşamayı Seçiyorum.

Ben Başarılı Olmayı, Şanslı Olmayı, Huzurlu Olmayı, Sağlıklı Olmayı, Sevgi Dolu Olmayı, Neşeli Olmayı, Bolluk ve Bereket İçinde Yaşamayı Seçiyorum. Evrenden ve Tanrımdan bunu diliyorum.

Sevgi İle Kalın

Serkan  Sorguç


Yorum bırakın

Şifalı Taşlar 2 – Ametist Taşı

ametistŞifa bakımından en kuvvetli taşlardan biridir. Renkleri gün ışığında değişir. Eski çağlardan beri çeşitli amaçlarla kullanılan değerli bir taştır. Mühür olarak, sarhoşluğu yok eden taş olarak büyüleri etkisiz hale getiren taş olarak anılmıştır.

Uyku problemi olanlara iyi gelmektedir. Kabus görmeyi engeller.

Kalp Hastalıklarına, cilt hastalıklarına karşı iyi geldiği söylenmektedir.

Vücuttaki fazla elektrik yükünü azaltarak beyin gücünü yükseltir.

Göz hastalıklarına, migrene, baş ağrılarına iyi gelir.

Farkındalığı arttırmakta kullanılır. Bilinç seviyelerini aktive eder.

Etrafındaki olumsuz enerjileri temizler ve pozitif enerji verir.

Bağışıklık sistemini kuvvetlendir, kanı temizler ve enerji verir.

Canlandırır enerji verir.

Olumsuz ve negatif enerjilerin (nazar enerjisi dahil), taşıyana ulaşmasını engeller.

Okumaya devam et


Yorum bırakın

Kendinize en son ne zaman vakit ayırdınız?

kuantumdaben1Telefonunuz çalmadan, bir yere yetişme endişeniz olmadan, o gün yapılması gerekenleri düşünmeden….

Ne zaman, bu gün bir iki saat, sadece kendime vakit ayıracağım dediniz? Gerçekten düşünün bir.
Çok uzun zaman olmuş değil mi?

Çocuklarınızla, eşinizle, anne babanızla, kardeşinizle yakın çevrenizle etkileşimlerde hep koşturdunuz, hep onların iyiliği için bir çok fedakarlıklarda bulundunuz, onları korumak kollamak için kalkan olmaya çalıştınız.
Hayatınızda sizin hayrınıza değişen, sizi rahatlatan hiç bir fark oldu mu?
Macera aksiyon hareket hayatınızdan eksildi mi?
Bir, ohhhh be dünya varmış diyebildiniz mi?
Görüyor musunuz ne koşuşturmaca bitti ne de beklenmeyen olayların sizi bir gölge gibi takip etmesi sona erdi.
Neden ?
Sizin de rahat bir nefes almaya, “işte bunu yapmayı çok istiyordum ve yaptım” demeye hakkınız yok mu?

Şimdi gözünüzün önüne gelen karelerin hepsini başa saralım. En baştan yapmanız gereken şey, aslında kendinize kısa bir süre bile olsa z Okumaya devam et


Yorum bırakın

Hayallerinizin peşinden ne kadar koşabilirsiniz?

kuantumdaben2Bu hayalleri gerçekleştirmek için yeterince cesaretiniz var mı?
Yeterince güçlü müsünüz?
Özgür olmanın bedelini ödemeye hazır mısınız?
Sırf hayallerinizin pesinde koşmak ve kendinizi ben de buradayım diyerek hissetmek için, rahatınızdan, konforlu yaşantınızdan vazgeçebilecek misiniz?
Bütün bu soruların cevabi evet ise, adim atmadan önce son bir kez düşünün, bilin ki kendinizi yasamayı seçtiğiniz an, önünüze asmanız gereken bir sürü engel ve başarmanız gereken bir sürü sınav çıkacak. Egonuz sizi kendi kutucuğuna geri sokmak için tüm gücüyle çalışacak ve en kötüsü en yakınınızdakilerin aslında iyi gün dostu olduklarını anlayacaksınız. Size destek vereceğine inandığınız herkes, sanki bu dünyada değilmiş gibi sırra kadem basacak.
Ok yaydan çıktığı an, tüm bunlara hazırlıklı olun. Tüm bu zorluklara rağmen insanın kendini yaşaması gibisi yoktur. Çünkü hepimiz tam ve bir bütünüz. Kendi enerjisini hisseden insan, aslında sonsuz bir ışık olduğunu görmeye başlayacak ve farkındalığı artacaktır. Teker teker hayallerini yakalamaya başlamak insana ben her şeyi yapabilirim hissini getirir.
Bu noktada tehlike çanlar tekrardan çalmaya başlar. Aman dikkat, kalbinizin derinliklerindeki vicdan, merhamet ve saflığı hiç bir Okumaya devam et


Yorum bırakın

Sevgiyi Yaşamak ve Yaşatmak

Sevgiyi YaşamakHayatta en değer verdiğiniz kişi kimdir?
Anneniz mi? Babanız mı? Kardeşiniz mi? Çocuğunuz mu? Eşiniz mi? Sevgiliniz mi?
Kimin için her türlü fedakarlıkta bulunmaya her an hazırsınızdır?
Kalbinizde ne olursa olsun kalacak olan kişi kimdir?
Tek bir isim veremediniz değil mi?

Kalbinizi açtığınız sevginizi paylaştığınız sizin için çok önemli olan birden fazla insan var. Sevdikleriniz size ne derse desinler ne yaparlarsa yapsınlar onlardan vazgeçemezsiniz.

Önemli olan sevginizi sevdikleriniz ile ne düzeyde paylaştığınız değil mi?
Bazen ” Beni neden anlamıyorlar” dediğinizde acaba siz mi anlatamıyorsunuz? yada anlamaları için gerekli enerjiyi mi onlarla paylaşmıyor musunuz?

Kuantumda “aynalık yapmak” diye bir teori vardır. Atalarımız bunu “ne ekersen onu biçersin” diyerek çok güzel ifade etmişler.
Siz karşınızdakinin sizi anlamasını isterken, sevdiklerinizi ne kadar anlıyorsunuz?

İlgi şefkat beklerken, acaba o kişiyi, akşam geldiğinde nasıl karşılıyorsunuz. Ellerinizi iki yana açıp sarılarak mı yoksa önünüzde çapraz olarak birleştirerek mi? Bir başka değişle gel, enerjim, sevgim, kalbim sana açık al ve hisset mi? Bugün çok kötü bir gün geçirdim Okumaya devam et


Yorum bırakın

Rüyalar ve Meditasyon

RüyalarHiç şu an ne pozisyonda olursanız olun kendinizi hep daha iyi daha güzel bir yerde hissettiğiniz oldu mu? yada ben aslında böyle biri değilim dediğiniz? Bir gece uyurken rüyalarınızda aklınızın ucundan bile geçmeyecek bir yerde ve bir zamanda değişik maceralar yaşarsınız yada çok istediğiniz bir şeyi rüyanızda görmek istersiniz de olmaz.

Rüyalar enteresandır. Acaba geçmişte yaşadıklarınız ve unuttuklarınızı mı görüyorsunuz yoksa bilinçaltınızda böyle bir deneyime mi sahip olmak istiyorsunuz.

Rüyalar geçmişten yada gelecekten haber mi veriyorlar?

İnsan Neden Uykuya İhtiyaç Duyar?
zihnimizi ve bedenimizi yenilemek için,

büyümek için

belleğimizi gün içinde öğrendiklerimizle güçlendirmek için,

vücudumuzun işlevlerini yavaşlatarak enerjimizi korumak ve güçlendirmek için

bilinç altımızdaki korku ve bastırılmış güdüler ile yüzleşmek için,….

ve başka neden ihtiyaç duyarız sizce?

Rüyalar kendi içimizde olan isteklerin, duyguların ve düşüncelerin yüzeye çıkabildiği ve bize göründüğü bir koridordur. Küçüklüğümüzden beri kendi içimize kalbimizin derinliklerine atmış olduğumuz sonra da tarihin tozlu yapraklarında bıraktığımız, Okumaya devam et